Varlık Yönetiminde Robo-Danışmanlık
Burak Arslanpay
Çok değil, 15–20 yıl önce kasetçalar olmadan müzik dinlemek veya CD çalar olmadan film izlemek düşünülemezdi. Günümüzde film ve müzik platformları hayatımızın her noktasında, tüm ihtiyacımız olan internet bağlantılı bir cihaz artık. Benzer bir şekilde gerekli zamana, bilgi ve deneyime sahip olmayan bireyler, yatırımlarını yönetmek için bir kurumdan yatırım danışmanlığı alma ihtiyacı duyuyorlar. Belirli bir birikimin üzerinde varlığa sahip olanlar biraz da pahalı olan yatırım danışmanlığı hizmeti alıyor. Danışmanlık alamayan bireyler ise sayfalarca bilgi ve raporun içinde kayboluyor. Artık bu durumun değişmeye başladığını söylemek, belki de müzik ve film endüstrisinin yakın tarihte karşı karşıya kaldığı durumla varlık yönetimi ve danışmanlık hizmetlerinin de karşı karşıya olduğunu görmek gerekiyor.
2010 yılında başlayan bir trend olarak nitelendirebileceğimiz robo-danışmanlık, öncelikle teknoloji şirketlerinin kitlelere ulaştırdığı bir hizmetti. Sektörün gelişmesiyle, eski ve köklü yatırım şirketleri de bu hizmeti vermek üzere kendilerini konumlandırmaya başladı. Teknoloji şirketleri, ucuz ve hızlı yatırım danışmanlığı verebiliyor ve aynı zamanda yatırımcının işlemlerini de yapabiliyor.
Robo-danışmanlık 1.0, sadece otomatik yatırım danışmanlığı hizmeti veriyordu. Hızla ardından gelen versiyon 2.0’da teknolojinin insan bilgisi ve insan dokunuşu ile yatırım danışmanlığı yeniden şekillendi. Versiyon 3.0 olarak nitelenen günümüz robo-danışmanları ise yatırımcının sadece bir kurumdaki tasarruflarını yönetmekle kalmıyor, farklı kurum ve kuruluşlardaki yatırımlarını da göz önüne alabiliyor, vergi ve harcamalarını da dikkate alıyor. Artık robo-danışmanlık 4.0’ı konuşuyoruz. Yapay zeka ile şekillenen, yani kendi kendine öğrenen robo-danışmanlık sistemleri, yatırımcıların tüm pozisyonlarını dikkate alabilecek ve yatırımcı bazında varlık yönetimi yapabilecek.
Günümüz teknolojisiyle robo-danışmanlık, çeşitli finansal algoritmaları temel alarak, yetkili yatırım danışmanlarının belirlediği değişkenleri kullanarak tasarruf sahibinin risk profil ve toleransına göre yatırım yönetimi yapan platformdur.
Bu tanımdaki önemli noktalardan birincisi yetkin ve bilgili bir yatırım danışmanının belirlediği değişkenler. Henüz piyasalar konusunda yazılımların öngörülerine, en azından orta ve uzun vadede güvenemediğimizden kullanımı ispatlanmış, riski varlık sınıfları içinde dağıtan ve riski dağıtırken getiriyi en üst seviyeye çıkartmayı hedefleyen modeller kullanılıyor. Robo-danışmanlık uygulaması sayesinde bu hizmet eş zamanlı olarak yüz binlerce kişiye verilebiliyor. Diğer önemli nokta, tasarruf sahibinin risk profili ve toleransı. Risk profillemesi başlı başına bir bilim. Yatırımcı profili belirlemesi kısa sorularla oluşturulabileceği gibi, son dönemde psikometrik testlerle ve görselleştirilmiş sorularla daha net ortaya konabiliyor. Yatırımcı risk profilinin doğru olması uzun vadede daha verimli getiri elde etmelerini sağlıyor. Risk toleransı, yani tasarruf sahibinin riskin oluşması ve kayıp olması durumlarında vereceği tepkiler, robo-danışmanlığın performans konusu olan bir diğer önemli nokta.
Bu çerçevede, robo-danışmanlığın sadece basit bir yatırım yönlendirmesi olmadığını görüyoruz. Yatırım stratejisinin doğru enstrümanlar üzerinden yürütülebilmesi, dağılmış yatırımların izlenebilmesi ve gerektiğinde tekrar değerlendirilebilmesi, yatırımcıya doğru ve etkili raporlama yapılabilmesi fonksiyonlarıyla robo-danışmanlık sistemleri finans piyasalarında önemini gelişerek koruyacaktır. Aynı zamanda tüm bu fonksiyonları on bin belki de yüz binlerce kişiye zamanında, hızlı ve gittikçe düşen maliyetlerle verebiliyor olması, uzun vadede yatırımların büyümesini de yanında getirecektir.
İster teknoloji şirketleri doğrudan nihai yatırımcıya danışmanlık versin, ister varlık yönetimi şirketleri satın aldıkları teknolojilerle robo-danışmanlık yapsın, robo-danışmanlık uygulamasının arkasında her zaman deneyimli ve tecrübeli yatırım danışmanları vardır. Bu danışmanların beklenti ve görüşleri ile şekillenen bir finansal model, yatırımcılara hangi varlık sınıflarına yatırım yapılacağı yönünde temel bir görüş sunar. Bu öngörüler ve robo-danışmanlık sayesinde yatırımcılar doğrudan varlıklara (hisse senedi, devlet tahvili gibi), borsa yatırım fonları üzerinden dayanak varlıkları temsil eden fonlara veya kolektif yatırım aracı olan yatırım fonlarına yönlendirilmektedir.
Robo-danışmanlığın önümüzdeki dönemde en çok ve en etkin kullanılacağı alanın bireysel emeklilik sistemi (BES) olması beklenmektedir. Bireysel emeklilik sistemindeki fonların hem emeklilik öncesi birikim döneminde hem de emeklilik sonrası kullanım döneminde robo-danışmanlık çok etkili ve verimli katkılar sağlayacaktır. Bu birikimlerin uzun vadeli olması, belirli bir yaşa ve süreye kadar birikim yapılması gerekliliği, tutarlı ve etkili bir finansal model kullanan robo-danışmanlık sistemi ile çok verimli yönetilebilir.
Yatırım süreçlerinde tekrar değerleme ile yapılan yatırımların sürekli gözden geçirilmesi ve gerekiyorsa yatırım yapılan kıymetlerde değişiklikler yapılması, getirinin sürekli en üst seviyede sağlanabilmesi için büyük önem taşıyor. Periyodik veya bireylerin yaş/alışkanlık değişikliklerine göre tekrar değerleme, bireysel emeklilik şirketlerinin daha verimli varlık yönetimi yapabilmesini sağlayacaktır. Aynı zamanda piyasa şartlarının, risk algısının veya danışmanın görüş ve beklentilerinin değişimi de yatırımların yeniden değerlenmesi için tetikleyici unsurlar olabilir.
Robo-danışmanlık kullanıcılarının sağlayacağı avantajlardan biri de istedikleri zaman ve istedikleri mecradan portföy durumuna ulaşabilecekleri bir raporlama sisteminin olmasıdır. İyi bir raporlama ile robo-danışmanlığın performansının sürekli izlenebilmesi yatırımcıları, büyük bir güven sağlayıcı unsur olarak robo-danışmanlık çerçevesinde tasarrufa yönlendirecektir.
Robo-danışmanlık sistemleri tüm bu unsurları topluca kullanabilir veya sadece bir kısmını kullanabilir. Düşük maliyetle profesyonel danışmanlık hizmetine ulaşımı sağlayan robo-danışmanlık sistemi, aynı zamanda varlık yönetiminde yetkin olmayan geniş kitlelerin birikimlerini doğru yönetebilecekleri bir sistemdir. Yakın gelecekte artık bireyler sadece birikim yapacak ve bunun nasıl yönetileceğini robo-danışmanlara bırakacaklar gibi görünüyor.
Burak Arslanpay
İnfina Yazılım A.Ş.
Genel Müdür Yardımcısı