Robo Danışmanlık Altyapıları ve Entegrasyonlar
Burak Arslanpay
İnfina Yazılım A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı & Öneriver Kurucu Ortağı
Yatırımcıların finansal hizmet veren şirketlerden beklentisi; kendi finansal durumuna, beklentisine ve risk algısına göre en iyi portföy yönetim tarzını oluşturmaları ve bu tanıma göre birikimlerine getiri sağlamaları şeklinde özetlenebilir. Finansal hizmet veren portföy yönetim şirketleri de temel olarak, mümkün olan en yüksek sayıda müşteriye ve varlığa ulaşmayı hedeflemektedir.
Bir finansal modele ve makine öğrenmesine bağlı piyasa beklentilerine göre portföy dağılımı oluşturulurken tek tek her portföyün risk/getiri optimizasyonu da ancak yazılımlar sayesinde sağlanabilir. Buradan hareketle, robo danışmanlığın ise, hem portföy yönetim şirketlerinin hem de yatırımcıların beklentilerini karşılayacak en iyi çözüm olduğunu söylemek mümkün olacaktır.
Robo danışmanlık altyapısı hizmeti verdiğini söyleyen bir şirket en yüksek getiriyi sağladığını iddia edebilir. Bu söylemin arkasında çok farklı modeller veya varsayımlar olabilir. Burada önemli olan, söz konusu hizmeti veren şirketin iş birliği yaptığı portföy yönetim şirketi ile nasıl entegrasyon sağlayacağını da net olarak tanımlamasıdır.
Bir fintech şirketi olarak çıkıp robo danışmanlık hizmeti vermeye başladığınızı duyurduğunuzda, bu hizmeti nasıl hayata geçireceğinizi de bir iş modeli olarak tanımlayabilmeniz gerekir. Yazılım kodları üzerinden en yüksek getiriyi sağlamak günümüz teknolojik imkanlarında çok da zor değil. Ancak bir finansal hizmet kurumunun altyapısı ile bağlanmadığınız, müşterine etkin ve kullanışlı önyüzlerden ulaşmadığınız, yapacağınız işleri müşterilere ulaştırmadığınız sürece havada kalan bir söylem olarak kalmaya mahkumdur.
Finansal hizmet kurumu ve finansal teknoloji şirketinin bütüncül bir bakış açısı ile bir araya gelip tüm entegrasyonları ve yazılımlar arasındaki iletişimi kurgulamaları gereklidir. Finansal teknoloji şirketinin de altyapısının tüm bu hizmetleri kesintisiz verebilecek kurguya sahip olması da oldukça önemlidir. Bir diğer ifadeyle, finansal hizmetler sektöründeki şirketlerin finansal teknoloji şirketleri ile işbirliğinin temelinde, bu entegrasyonların sağlıklı tanımlanmasının yattığını söyleyebiliriz.
Entegrasyonların kapsamı da gün geçtikçe artıyor. Finansal teknoloji hizmeti veren bir şirket olarak Öneriver’de olarak, tüm entegrasyonlara hazır olabilmek amacıyla mikro servis altyapısı üzerinde ürünlerimizi geliştiriyoruz. Bu da bize her kurum için farklı entegrasyonları, veya farklı yazılımlar ile entegrasyonları çok tanımlı servis yapıları üzerinde geliştirme imkanı veriyor. Kimi kurum sadece operasyon sistemi ile entegre olurken bazı kurumlarda sadece önyüz entegrasyonu yapmamız gerekebiliyor.
Teknolojinin bugün evrildiği noktaya baktığımızda, yakın gelecekte teknolojiyi geliştirmenin tek başına yeterli olmayacağını, herkesle her zaman entegre olabilen teknolojilerin ayakta kalabileceğini hatırlatmakta fayda var.